- Stok Adedi: 12
- Stok Kodu: HR0365
Yazar: Anadolu Güneşi Araştırma Locası HKEMBL
Basım Yılı : 2021
Sayfa Sayısı : 512
Türü : Tarihsel İnceleme
Kitap Boyutları (yaklaşık) : 16 cm x 24 cm X 3,2 cm
Spekülatif Masonluk, Fransa'ya İngilizler tarafından 1725 yılında getirilmiştir. Aslen bir İskoçyalı olan Şövalye Ramsay 26 Aralık 1736 yılında Paris'teki Büyük Locada Hatip olarak verdiği ünlü nutkunda ''Masıonluğun kökenleri, Ortaçağın Operatif Mason Loncalarında değil Haçlı Seferlerine katılan Şövalyelik Tarikatlarında aranmalıdır'' diyerek yüksek derecelerin ve Skoç Masonluğunun ilhamını vermiştir.
Ramsay'in nutku ve tezi şövalyelik derecelerinin ritüelleri için bir kilometre taşı olmuş ve nutku izleyen yıllarda (1737-1770) Fransa'da ve Almanca konuşulan ülkelerde bir ritüel enflasyonu yaşanmıştır. Sayıları yüzlerce olan bu ritüeller ve ait oldukları dereceler, nizamlar, sistemler veya ritler içinde bir araya getirilmiş ve kurulan çeşitli ritler birbirleriyle rekabet etmiştir. Bu ritlerin hepside Hür Masonluğun gerçek sırrına sadece kendilerinin sahip olduğunu iddia etmişlerdir. Nutkun hiçbir yerinde Tampliye Şövalyelerinin bahsi geçmemekle birlikte yeni ritüeller yazanlar için Msonlar Tampliyeleri birleştirmek hiç de zor olmamıştır.
Haçlı Seferleri, Batı ile Doğu'nun, Hıristiyanlıkla Müslümanlığın kutsal topraklarda ilk defa karşı karşıya geldiği, savaştığı ve birbirini yakından tanıdığı, insanlık tarihinin çok önemli bir sürecidir. Bunları okumak, araştırıp bilgilenmek elbette çok faydalıdır. Anadolu Güneşi Araştırma Locası bu konuda faydalı çalışmalar yapmış ve kardeşlerimizin Haçlı Seferlerini, bu seferlerin sebeplerini ve sonuçlarını öğrenmesine yardımcı olacak güzel bir eser ortaya çıkarmıştır.
Ancak burada önemli nokta şudur: Haçlı Seferlerindeki Şövalyeler ve onların yaptıkları Masonların tarihinin değil Sembolik Derecelerin ötesindeki felsefi ritlerin ritüellerinin dayandığı olaylardır. Ritüeller tarihi gerçekleri anlatır diye ne bir şart vardır ne de bir iddia. Onlar kaynakları asırlar önce kaybolmuş büyük gerçeklerin açıklanabilmesi için sadece bir vasıtadan ( bir senaryodan ) ibarettirler. Buradaki mesele bu efsanelerle anlatılmak istenen ahlaki, sosyal ve fikri dersler kavrayabilmektir. Bu ölümsüz gerçekler Haçlı Seferlerinden hatta Süleyman Mabedi inşa edilmezden çok önceleri, yani ezelden beri var idiler. Bugüne kadar gelmişlerdir. Zaman bitene kadar da var olacaklardır.